Bizimle iletişime geçin

Genel

ÇEVRE BİLİNCİNİ GELİŞTİRME DERNEĞİ BAŞKANI TEMEL: “KİRLETİCİ OLARAK TOPRAĞA ATILAN ŞEYLER, TOPRAĞIN FİZİKSEL VE KİMYASAL ÖZELLİKLERİNİ DEĞİŞTİRİYOR”

Yayınlanma

Tarih

SEYFİ ÇELİKKAYA

Yozgat Bozok Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Farmakoloji Anabilim Dalı ile Çevre Bilincini Geliştirme Derneği Başkanı Prof. Dr. Hamdi Temel, “Kirletici olarak toprağa atılan şeyler toprağın fiziksel ve kimyasal özelliklerini değiştiriyor. Bu otomatikman toprakta yetişmiş olan bitkilere etki edecek, toprakta yetişmiş olan bitkilerden hayvanlara geçirecek, hayvanlardan bize geçecek, yani insanoğluna geçecek. Bu da kanser vakaların artmasının, diğer hastalıklarının bu derece artmasına en önemli nedenlerden bir tanesi de budur” dedi.

Türkiye’nin ilk milli parkı Yozgat Çamlığı’nda gerçekleştirilen etkinliğe katılan Çevre Bilincini Geliştirme Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Hamdi Temel, çevre konusunda bilinçli hareket edilmesi gerektiğine dikkat çekti. Temel, yıllardan beri çevre günleri programına katıldığını, gurur verici bir tablo ile karşılaştığını vurgulayarak, şunları söyledi:

“Her yıl buraları temizlemeye geldiğimiz zaman daha temiz bir çevre görmeye başladık, bu da demektir ki artık insanlarımız da bir çevre bilinci oluşmaya başlamış, bu memnuniyet verici bir şey.

“BU KİRLİLİĞİNDE BİR DÖNÜŞ OLDU”

Biz niye çevre kirliliğine çok önem veriyoruz, yani çevrenin kirlenmemesi gerektiğini söylüyoruz. Bu zamana kadar çevremizi toprağımızı suyumuzu havamızı inanılmaz derecede hoyratça kirletmişiz. Bu kirliliğin de bir dönüşü oldu. Bakıyorsunuz hastanelerimiz inanılmaz derecede kaliteli, uzman doktor sayılarımızda artma ve yetişme oranında çok çok iyi durumda olmamıza rağmen bakıyorsunuz hemen hemen her anabilim dalında hastalarımızın sayısında da bir artma olduğunu görüyoruz. Bunlar durup dururken değil yediklerimiz içtiklerimizden kaynaklanan şeyler. Yediklerimiz içtiklerimizle bağlantılı olduğu nokta nedir; en büyük noktamız bileşkemiz dediğimiz şey toprağımız. Toprağımızı bu kadar çok kirletirsek ki; zaten sizlerde görüyorsunuz hemen hemen her yerde yine bir kirlilik görüyorsunuz. Kirletici olarak toprağa atılan şeyler toprağın fiziksel ve kimyasal özelliklerini değiştiriyor. Fiziksel ve kimyasal özellikler değişiyorsa ne olacak? Bu otomatikman toprakta yetişmiş olan bitkilere etki edecek, toprakta yetişmiş olan bitkilerden hayvanlara geçirecek, hayvanlardan bize geçecek, yani insanoğluna geçecek. Bu da kanser vakaların artmasının, diğer hastalıklarının bu derece artmasına en önemli nedenlerden bir tanesi de budur.”

“ÇAMLIĞIMIZIN TERTEMİZ OLMASI GEREKİR”

Türkiye’nin ilk milli parkı Yozgat Çamlığı’nın çok temiz olması gerektiğini kaydeden Temel, şöyle devam etti:

“Bizim çamlığımız gerçekten dünyanın en fazla oksijen olduğu yerlerden bir tanesi. Bu noktada biz Yozgat olarak gerçekten çok büyük bir şansa sahibiz. Bu Allah’ın bir nimeti diyebiliriz. Çamlığımızın tertemiz olması gerekir. Burada dinlenmek için spor yapmak için işte piknik yapmak için gelen insanların da şu çevreye çok dikkat etmesi lazım, kirletmemesi lazım. Özellikle şu göletimiz tertemiz olması lazım. Öncelikle kendi sağlığımız için sonra çevremizdekilerin sağlığı için ve tüm dünyadaki insanların hayvanların canlıların hatta cansız varlıkların kendilerini memnun edici tarzda bir hayatlarını devam ettirebilmeleri için lütfen kendi oluşturmuş oldukları çöplerini kendileri alıp götürsünler. Çöp bidonlarına çöp kutularına atsınlar.”

DEPREMLERDE HAYATINI KAYBEDENLER ANISINA GÖLETE ÇELENK BIRAKILDI

Yozgat Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürü İbrahim Tamer de “Bu sene 2023 yılında Çevre Haftası etkinlikleri kutlama programımız ‘temiz deniz temiz dünya’ sloganıyla başlatıldı. İlk olarak 6 Şubat’ta 11 ilimizde meydana gelen depremde hayatını kaybeden vatandaşlarımız anısına su yüzeyine bir çelenk bırakmayla törenlerimiz başladı. Arkasından göl etrafında doğa yürüyüşü ve çevre temizliği ile devam ediyor. Daha sonra sıfır atık atölye çalışmaları yapılacak öğrencilerimiz tarafından” diye konuştu.

Yozgat Çamlığı Milli Parkı’nda, Yaşanabilir Çevre Derneği’nce 5 Haziran Dünya Çevre Günü dolayısıyla düzenlenen etkinlik kapsamında, 6 Şubat’ta Kahramanmaraş merkezli depremlerde hayatını kaybedenler anısına Cevdet Dündar Göleti’ne çelenk bırakıldı. Daha sonra öğrenciler, kamu çalışanları ve sivil toplum kuruluşlarından oluşan çevre gönüllüleri, gölet etrafında temizlik yaptı. Ormanlık alandan toplanan atıklar Yozgat Belediyesi temizlik ekiplerine teslim edildi.

Okumaya devam et
Yorum yapmak için tıklayın

Leave a Reply

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Genel

Çankırı’da Mikroplastik Tehlikesine Dikkat: Prof. Dr. Hamdi Temel’den Çarpıcı Sunum

Yayınlanma

Tarih

Yazar

Çankırı İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından düzenlenen “İlimde Bilim Şenliği-3” etkinlikleri kapsamında, çevre sorunlarına dikkat çekmek amacıyla Gazi Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nde önemli bir konferans gerçekleştirildi.

Düzenlenen programda Prof. Dr. Hamdi Temel, “Görünmeyen Tehlike: Mikroplastikler” başlıklı sunumunda, mikroplastiklerin doğaya ve insan sağlığına etkilerini bilimsel verilerle katılımcılara anlattı. Temel, mikroplastiklerin sadece denizleri değil, hava, toprak ve gıda zincirini de tehdit ettiğini belirterek, farkındalık oluşturdu.

Etkinliğe İl Milli Eğitim Müdür Yardımcısı İlker Kendir, öğretmenler ve öğrenciler katıldı. Katılımcılar, günlük yaşamda farkında olmadan maruz kaldıkları mikroplastiklerin risklerini öğrenirken, çevre bilincinin önemine dair önemli bilgiler edindi.

Program sonunda öğrenciler, çevre kirliliği ve plastik kullanımıyla ilgili sorular sorarak konuya dair bilinçlerini artırdı. Etkinlik, çevre farkındalığını artırma yönünde atılmış anlamlı bir adım olarak değerlendirildi.

Okumaya devam et

Genel

Şekerin Gerçek Yüzü: Tatlı mı Zehir mi?

Yayınlanma

Tarih

Yazar

Halk arasında “toz şeker” dediğimiz beyaz şeker, mutfaklarımızın vazgeçilmezi gibi görünse de aslında en zararlısıdır. Çünkü defalarca işlenir, faydalı kısımları alınır ve geriye sadece boş kalori kalır. Yani yeriz ama vücudumuza hiçbir faydası olmaz.

Biraz örnek verelim:

Bir kutu gazlı içecekte yaklaşık 10 küp şeker bulunur. Yani kola içtiğinizde, sanki üst üste 10 küp şekeri ağzınıza atmış gibi olursunuz.

Hazır meyve sularında da durum farklı değildir; bir bardak portakal suyunda 5–6 küp şekere denk gelen miktar vardır.

Çocuklara aldığımız bir paket gofret, günlük alınması gereken şeker miktarını tek başına karşılar.

Bu kadar fazla şeker yüklemesi zamanla obeziteye, insülin direncine, diyabete, diş çürüklerine ve kalp hastalıklarına davetiye çıkarır.

Daha Sağlıklı Tatlandırıcılar

Peki “tatlıdan tamamen mi vazgeçelim?” Tabii ki hayır. Hepimizin tatlıya ihtiyacı var ama önemli olan doğru kaynağı seçmektir.

Bal: Doğal bal hem tatlı ihtiyacını karşılar hem de bağışıklığı destekler. Çocukken hastalandığımızda anneannelerimizin verdiği bir kaşık bal boşuna değildi. Ancak unutmayalım, her bal gerçek olmayabilir. Güvenilir yerden almak şarttır.

Pekmez: Dut, üzüm ya da keçiboynuzu pekmezi… Çocukluğumuzda sabah kahvaltısında bir kaşık yediğimizde gün boyu enerji verirdi. Demir açısından da zengindir; özellikle kansızlık problemi olanlar için iyi bir destektir.

Hurma ve kuru meyveler: Ramazan’da sofralarımızın vazgeçilmezi olan hurma, aslında her gün tüketilebilecek en doğal tatlılardan biridir. Çayın yanına bir hurma ya da birkaç kuru kayısı koymak, hem tatlı isteğini bastırır hem de lif ve vitamin desteği sağlar.

Stevia ve Hindistan cevizi şekeri: Son yıllarda daha çok duyuyoruz. Özellikle diyabet hastaları için uygun, bitkisel kökenli tatlandırıcılardır. Kan şekerini birden yükseltmezler.

“Azı Karar, Çoğu Zarar”

Unutmamamız gereken en önemli nokta şudur: “Doğal da olsa şeker, şekerdir.” Fazla bal da, fazla pekmez de vücuda gereğinden fazla şeker yüklemek demektir.

Mesela:

Çayı üç şekerli içiyorsak önce ikiye, sonra bire düşürelim. Bir süre sonra damak alışır ve şekersiz içmeye başlarız.

Tatlı krizimiz tuttuğunda çikolata yerine bir avuç kuru üzüm ya da iki hurma yiyelim.

Çocuklarımıza gazlı içecek yerine ev yapımı meyve suyu ya da ayran sunalım.

Sonuç: Şeker Hayatı Tatlandırsın, Sağlığı Götürmesin

Özellikle diyabet hastaları için durum çok daha hassastır. Onların vücudu şekeri farklı işler ve küçük bir fazlalık bile ciddi sonuçlara yol açabilir. Bu yüzden:

Bal ya da pekmez bile olsa, doktorun önerdiği ölçünün dışına çıkmamak gerekir.

Tatlı isteği geldiğinde hurma, elma, armut gibi lifli ve doğal meyveler daha güvenlidir.

Stevia gibi bitkisel tatlandırıcılar, kan şekerini hızlı yükseltmediği için daha uygun seçeneklerdir.

En önemlisi, diyabet hastaları tatlandırıcı seçiminde mutlaka doktor veya diyetisyenlerine danışmalıdır.

Unutmayalım: Şeker tadıyla hayatımıza renk katsın ama sağlığımızı elimizden almasın. Özellikle diyabetliler için doğru şeker seçimi, hem hayat kalitesini hem de uzun ömürlü bir yaşamı belirleyen en önemli etkenlerden biridir.

Okumaya devam et

Genel

Yeşil Kalkınma Zirvesi: Mikroplastikler ve Geleceğe Dair Çözüm Önerileri

Yayınlanma

Tarih

Yazar

Sürdürülebilir Yeşil Gelecek Derneği (SYGD) Başkanı Uzm. Nehide Tuna tarafından düzenlenen ve Marmara Üniversitesi Sivil Toplum Kuruluşları Uygulama ve Araştırma Merkezi (STKAM) Müdürü Prof. Dr. Esra Yüksel Acı öncülüğünde gerçekleştirilen Yeşil Kalkınma Zirvesi 2025, düşünce liderlerini, politika yapıcıları, akademisyenleri ve yerel değişim öncülerini bir araya getirerek sürdürülebilir bir gelecek için çözüm üretmeyi hedefledi. Türkiye’nin 2030’a kadar sera gazı emisyonlarını %41 azaltma ve 2053’te net sıfır emisyona ulaşma hedeflerine ulaşması için bu tür organizasyonlar büyük önem taşıyor.

Zirvede Öne Çıkan Oturumlar:

  1. İklim Değişikliği ve Türkiye’nin Uyum Politikaları
    Türkiye’nin iklim krizine karşı dayanıklılığını artıracak önlemler tartışıldı.
  2. Enerji ve Döngüsel Ekonomi
    Temiz enerji kaynaklarına geçiş, atıkların kaynağında azaltımı ve çevreci üretim modelleri ele alındı.
  3. Yeşil ve Dijital Beceriler & Geleceğin Meslekleri
    İklim dostu mesleklerin önemi, dijitalleşme ile birlikte şekillenen iş dünyası ve eğitim politikalarının dönüşümü konuşuldu.
  4. Sürdürülebilir Finans
    Yeşil yatırımların teşviki, finansal sistemin çevreci girişimleri desteklemesi için uygulanabilecek modeller sunuldu.
  5. İklim Adaleti ve Gıda Güvenliği
    Tarım, kırsal kalkınma, gıda güvenliği ve toplumsal eşitsizlikler bağlamında iklim değişikliğinin etkileri değerlendirildi.

Mikroplastikler: Sessiz, Sinsi ve İklimi Tehdit Eden Tehlike

Zirvenin ilk gününde ben de 1. oturumda “İklim Değişikliği ve Türkiye’nin Uyum Politikaları” başlıklı konuşmamla yer aldım. Bu vesileyle vurguladığım en önemli konulardan biri, çevre ve insan sağlığı açısından giderek büyüyen bir tehdit olan mikroplastikler oldu.

Bugün kullandığımız pet şişelerden, poşet çaylardan, hatta havadan bile vücudumuza giren bu parçacıklar; anne sütünde, plasentada, insan kanında ve akciğer dokularında dahi tespit ediliyor. Ancak mesele sadece insan sağlığıyla sınırlı değil. Mikroplastikler, toprağın ve suyun doğal döngüsünü bozarak karbon yutaklarının verimini azaltıyor; denizlerdeki planktonların fotosentez kapasitesini düşürerek atmosferdeki karbondioksit seviyelerini etkiliyor. Bu da dolaylı yoldan iklim değişikliğini hızlandıran bir faktör haline geliyor.

İşte bu nedenle yeşil beceriler artık yalnızca çevre bilincini değil, aynı zamanda iklim sorumluluğunu da içermeli. Sadece çevreci davranmak değil, bu bilinçle yaşamak artık bir zorunluluk. Çünkü her yaptığımız tercih — örneğin cam şişe kullanmak, açık çay demlemek, plastik yerine bez çanta taşımak — doğanın ve iklimin lehine ya da aleyhine işliyor.

Bu anlamlı etkinliğin gerçekleşmesine katkı sunan SYGD Başkanı Uzm. Nehide Tuna’ya ve Marmara Üniversitesi STKAM Müdürü Prof. Dr. Esra Yüksel Acı’ya içtenlikle teşekkür ederim.

Okumaya devam et

Trendler

Prof. Dr. Hamdi Temel © 2020 Tüm hakları saklıdır. Site içerisindeki yazıların izinsiz ve kaynak gösterilmeden paylaşılması yasaktır.

Toplam Ziyaretçi Sayısı

maksibet giriş maksibet film hd izle film izle film hd izle şutbet giriş şutbet oslobet giriş oslobet betmoris giriş betmoris elexusbet giriş favorislot elexusbet giriş