Bizimle iletişime geçin

kısa metrajlı filmimiz, yeşil kamera da finale kadar çıktı Prof. Dr. Hamdi TEMEL

Yayınlanma

Tarih

Genel

İşçisin sen işçi kal

Yayınlanma

Tarih

Yazar

0 views

Bugün 1 Mayıs Emek ve İşçi Bayramı.

Aslında işçilerimizin özlük haklarını bir gün için gündeme getirmeye çalışmak ne kadar doğru?

Bu da ayrı bir tartışma konusu.

Ama yılda bir defa da olsa seslerini duymak, onları anlamak çok önemli.

Yıkmadan, yılmadan ve iyi niyetle problemlerin çözülmesine çalışmak, çözmek ya da beraber karar verebilmek ise özlenen tablomuz.

Rahmetli Cem Karaca’nın hayat hikayesini anlatan filmi de izlemiştim.

Filmde işçilere destek olması ve şarkılarını onlara ithaf etmesi, dertlerini dile getirmesi takdire şayandı.

“İşçisin sen işçi kal” şarkısının hala dinleniyor olması ise sorunların, problemlerin çözülmemiş olmasına işaret ediyor.

Acımasız bir hayat yaşıyoruz.

Zenginler daha da zengin olma peşinde, fakirlerde hayata tutunma derdinde.

Sadece kendi geleceğimize veya şahsi projelerimize odaklanmışız.

Makamları ülkeye hizmet için değil de kendimize doğru yontmaya başlamışız.

Paramızı sadece kendimize faydalı olacak haline getirmeye çalışmışız.

Yüz yıllardır bu böyle gelmiş, böyle de gidiyor.

Olan da genelde işçilerimize oluyor.

1856 yılında Avustralya’nın Melbourne şehrindeki işçiler ilk seslerini duyurmaya çalışmışlar. Çalışma saatlerini düşürmek için yürüyüşler yapmışlar.  1884 de de ABD de de yürüyüşler olmuş. Osmanlı döneminde de ilk Selanik’te 1911 yılında yürüyüşler gerçekleşmiş.

Kıvılcımlar başlamış işte…

Bu doğru günü bazı terör örgütleri de kendi çıkarları doğrultunda kullanmaya başlamışlar. Yakmışlar ya da yıkmışlar.

Ve artık ülkemizde de 1 Mayıs tatil ve tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de kutlanmaktadır.

Dinimizin de aslında emrettiği şeydir kul hakkını korumak.

Peygamber efendimiz; “Üç kişi vardır ki kıyamet günü ben onların düşmanı olacağım. Bir şey verip hilede bulunan, hür bir kişiyi satarak değerini yiyen, bir işçi tutup ücretini ödemeyen kimseler” (İbn Mace, II’, 814) ve başka bir hadisinde de “İşçinin hakkını alnının teri kurumadan veriniz” ( İbn Mace, II, 817) demiş.

Artık eskisi gibi vurdulu kırdılı haberleri çok görmüyoruz şükür, işçilerimiz hak ettiği değeri görmeye başlamışlar ve bunun devam etmesi hatta daha da iyileştirilmesi gerekiyor.

“İşçisin sen işçi kal” şarkısı sadece mazide bir anı olarak kalmalı.

Haksız mıyım?

Okumaya devam et

Köşe Yazıları

Sarılma ya da kendini iyi hissetme hormonu: Oksitosin

Yayınlanma

Tarih

Yazar

1 views

Bir seçim sürecini daha atlattık, çok şükür. Üzülenler ve sevinenlerin iç içe olduğu anlara tanıklık ediyoruz.

Hayatım boyunca görev değişikliklerinde basının önünde yapılan törenlere çok anlam veremedim. Üzüntülü bir insanı toplum önünde uğurlamak hiç te hoş bir şey değil.

Düşünsenize zaten bir seçimi kaybetmişsiniz ve o kadar kalabalığın sizi uğurlaması, kazanan kişi ve etrafındakilerinin alaycı bakışları arasında kendi arabanıza binmeniz, nasıl bir iç âleminizde yankılar uyandıracaktır, düşünemiyorum bile.

Ülke olarak zaten bürokrasiye, protokole, şana, şöhrete, makam arabalarına çok önem veren bireyleriz.

Normal hayata dönerken çok zorlanacaklarına da eminim.

Gerçi diyebilirsiniz, buna katlanmak ta bir erdemliktir.

Keşke o erdemi gösterebilsek, zaten şan ve şöhrete de bu kadar düşkün olmayız demektir.

Seçim bitti artık. Şu an için sadece ülkemize ve halkımıza yapılacak hizmetlere odaklanmak gerekiyor.

Verilen vaatlerin yapılması ve uygulanabilir hale getirilmesi en büyük heyecan olmalı.

Ama sosyal medyada bazı insanlar karşı tarafa verilen oyları hainliklerle suçlamaya başlamışlar bile.

Öyle olmamalı,

Ülkemizin güçlü bir kurumsal yapısı olursa zaten hiçbir kimse bu ülkeye hainlik yapamaz. Akılından bile geçirmemeli.

Ben aslında çok farklı bir konuya temas edecektim ama konu nereden nereye geldi.

Konumuz karamsarlık ya da insanların birbirini sevmemeye başlaması. Şefkatsiz bir nesilin ortaya çıkması.

Yani

Sarılma ya da kendini iyi hissetme hormonumuz oksitosinin değerinin düşük olması. Yani Allah’ın bir lütfu olan hipotalamus tarafından üretilen ve fiziksel olarak şefkatli olduğumuz zaman salınan oksitosin hormonumuzu güçlendirmemiz gerekiyor.

Aslında oksitosinin salgılanması çok basit.

Şefkatli olmak ve sarılmak. Bu sağlığınızı da olumlu etkiler.

Kadınlarda oksitosin hormonu erkeklere göre ise daha yüksektir. Kadınlarımız daha şanslı yani. İdareciliklerinde de genelde şefkat kahramanlıkları daha bir ön plana çıkıyor.

Bırakalım artık seçim sürecini.

Hadi sarılalım ve şefkatle birbirimizi kucaklayıp oksitosin hormonunu salgılayarak ülkemize hizmet etmeye ve neşeli bir hayat sürmeye devam edelim.

Okumaya devam et

Haberler

Akademisyenlere Yönelik Proje Hazırlama ve Yürütme Eğitimi Düzenlendi

Yayınlanma

Tarih

Yazar

1 views

Amasya Üniversitesi Bilimsel Araştırma Projeleri Koordinatörlüğü tarafından finanse edilen Akademisyenlere Yönelik Proje Hazırlama ve Yürütme Eğitimi, Amasya Üniversitesi Rektörlüğünde Düzenlendi.

Rektör Yardımcısı ve BAP Komisyon Başkanı Prof. Dr. Murat Kurt, Fen Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Dudu Duygu Kılıç, Matematik Kulübü Danışmanı Doç. Dr. Tevfik Şahin ve Sağlık Kültür Spor Daire Başkan V. Öğr. Gör. Osman Kayhan koordinatörlüğü üstlendiği programa, Amasya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Hakkı Turabi de katıldı.

Programda, Yozgat Bozok Üniversitesi’nden Prof. Dr. Mustafa Böyükata, Prof. Dr. Hamdi Temel, Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi’nden Prof. Dr. Safa Tarhan, Hacettepe Üniversitesi’nden Prof. Dr. Nurettin Demir ve Amasya Üniversitesi’nden Prof. Dr. Dudu Duygu Kılıç eğitmen olarak görev yaptılar.

09-10 Mart 2024 tarihlerinde düzenlenen eğitim programında akademisyenlere, “Temel Kavramlar: Bilgi Bilim Araştırma, Hipotez – Projenin Bileşenleri: Özgün Değer, Yöntem Yapılabilirlik, Yaygın Etki – Literatür Analizi: Bilgi Kaynaklarına Ulaşım ve Değerlendirilmesi – Araştırmanın Planlanması: 5N1K ve Zaman Yönetimi – Proje Yönetimi ve Sonuçlarının Değerlendirilmesindeki İncelikler – Proje Destekleri – Prototip Proje Tasarımı Uygulaması” konuları anlatıldı.

Eğitim, katılımcılara belgelerinin verilmesi ve ardından fotoğraf çekimiyle sona erdi.

Okumaya devam et

Trendler

Prof. Dr. Hamdi Temel © 2020 Tüm hakları saklıdır. Site içerisindeki yazıların izinsiz ve kaynak gösterilmeden paylaşılması yasaktır.

Toplam Ziyaretçi Sayısı

maksibet giriş maksibet film hd izle film izle film hd izle şutbet giriş şutbet oslobet giriş oslobet betmoris giriş betmoris elexusbet giriş favorislot elexusbet giriş